Okurumuz Fatma Sarı "İşyerimizden
ayrılan bir işçimiz için düzenlediğimiz ibranamenin usulüne uygun
olmadığı söylendi. Bu ibranamelerin geçerli olmaması neden
kaynaklanıyor. Hangi esaslara dikkat etmemiz gerekir" diye soruyor.
İş sözleşmesi sona erdiğinde
işverenlere getirilen bazı yükümlülükler vardır. Bunlardan birisi de
işçiden ibraname alınmasıdır. Ancak hemen belirtelim ki, iş sözleşmesi
sona eren işçiden mutlaka ibraname alınması zorunlu değildir.
İşçinin işvereni ibra etmek istememesi
veya ibra edilen tutarda anlaşmazlıklar olması durumunda ibraname
düzenlenmeyebilecektir.
İşveren işyerinden ayrılan işçiden,
ücret, ikramiye gibi bütün alacaklarını aldığına ve başka bir
alacağının kalmadığına dair ibraname alabilir. Bu belge mahkemelerce de
tanınan ve delil niteliği bulunan bir belgedir. Ancak, ibranamenin
delil niteliği taşıması için Borçlar Kanununda düzenlenen şartları
taşıması gerekmektedir.
6098 sayılı Kanuna göre, işçinin işverenden alacağına ilişkin ibra sözleşmesinin geçerli sayılması için;
İbranamenin yazılı olması,
İbra tarihi itibarıyla sözleşmenin
sona ermesinden başlayarak en az bir aylık sürenin geçmiş bulunması,
İbra konusu alacağın türünün ve miktarının açıkça belirtilmesi,
Ödemenin hak tutarına nazaran noksansız ve banka aracılığıyla yapılması şarttır.
Bu unsurları taşımayan ibra
sözleşmeleri veya ibraname kesin olarak hükümsüzdür. Burada dikkat
edilmesi gereken bir aylık bekleme süresi ibra sözleşmelerinin
düzenlenme zamanı ile ilgili olup ifayı ilgilendiren bir durum
değildir. İşçinin fesih ile muaccel hale gelen kıdem tazminatı, ihbar
tazminatı ve izin ücreti gibi işçilik haklarının ödeme tarihi bir ay
süreyle ertelenmiş değildir.
Diğer bir deyişle işçiye tüm hakları ödenmekte ancak ibraname bir ay sonra düzenlenmektedir.
Hakkın gerçek tutarda ödendiğini
ihtiva etmeyen ibra sözleşmeleri veya ibra beyanını muhtevi diğer ödeme
belgeleri, içerdikleri miktarla sınırlı olarak makbuz hükmündedir. Bu
hâlde dahi, ödemelerin banka aracılığıyla yapılmış olması zorunludur.
Bu hükümler, destekten yoksun kalanlar
ile işçinin diğer yakınlarının isteyebilecekleri dâhil, hizmet
sözleşmesinden doğan bütün tazminat alacaklarına da uygulanır.
İşverence yapılacak olan ödemelerin
banka yoluyla yapılması zorunluluğunun getirilmesi de ödemeye dair
ispat sorunlarını ortadan kaldırmaktadır.
Özellikle yargıya intikal eden
konularda işçi-işveren arasında ödeme yapılıp yapılmadığı da
anlaşmazlık konusu olabilmektedir. Bu durumda ödeme banka kanalıyla
yapılacağı için ispat kolaylığı söz konusu olacaktır.
Dr.Resul KURT
info@resulkurt.com
twitter/resulkurt34
Yorum Gönder